## Erzurum’un Tarihi Tabyası Ahıra Dönmüş!
Erzurum’da 93 Harbi’nin önemli savaş alanlarından biri olan Mecidiye Tabyası, günümüzde trajik bir şekilde ahıra dönüşmüş durumda. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Gazi Ahmet Muhtar Paşa’nın komuta merkezi olan bu tarihi yapı, ‘Erzurum Nene Hatun Tarihi Milli Parkı’ içerisinde yer almasına rağmen, köylüler tarafından hayvan barınağı olarak kullanılıyor.
2 bin 42 rakımlı Topdağı’nda, dönemin Valisi Zarif Mustafa Paşa tarafından 1852-1855 yıllarında inşa edilen Mecidiye Tabyası, Erzurum’un savunmasında kilit bir rol oynamıştı. 2009 yılında ‘Erzurum Nene Hatun Tarihi Milli Parkı’ ilan edilen alanda, Aziziye Tabyası ile birlikte bulunan Mecidiye, son zamanlarda bölge halkının hayvanlarını barındırmak için tercih edilen bir yer haline gelmiş. Özellikle öğle saatlerinde, hayvanlarını tabyanın odalarına getiren köylüler, gün boyunca güneşin etkisini azaltana kadar burada bekliyorlar.
Erzurum Kalkınma Vakfı (ERVAK) Başkanı Erdal Güzel, bu durumu “ecdadın kemiklerini sızlatan” bir durum olarak nitelendirerek tepkisini dile getiriyor. Güzel, Erzurum’un bir tabyalar şehri olduğunu ve 52 tabyadan 21’inin günümüze ulaştığını belirterek, “Bu tarihi mirasımızı korumak ve vefa göstermek konusunda sıkıntılarımız var.” diyor.
Güzel, Aziziye ve Mecidiye tabyalarının önemli bir miras olmasına rağmen gereken korumanın sağlanamadığına dikkat çekiyor. “Özellikle 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nda Nene Hatun’un kahramanlığını dünyaya duyuran bu tabyalar, Erzurum için çok önemli.” diyen Güzel, “Burayı korumak için gereken ihtimamı göstermiyoruz. Turistlere gezdirmek istediğimiz zaman nahoş durumlarla karşılaşıyoruz.” şeklinde konuşuyor.
Erzurum’un 2025 yılında Kültür Başkenti olarak ilan edildiğini hatırlatan Güzel, “Yerli ve yabancı birçok turist buraya gelecek. Tabyaları bu haliyle görmek istemeyiz. Yetkililerden bu tarihi eserleri bir an önce sahiplenmelerini, temizlemelerini ve bakımlarını yapmalarını istiyoruz. Ecdadımızın kemiklerini sızlatmamalıyız.” şeklinde uyarıyor.
Güzel, Büyükşehir Belediyesi’nin köylüler için hayvan barınağı yaparak, hem onların ihtiyaçlarını karşılamasını hem de tarihi eseri korumasını öneriyor.